Bu Blogda Ara

26 Haziran 2017 Pazartesi

Bilişsel Alan Hedefleri

Bilgi aşaması:

Bireyin temel kavramları, ilkeleri olayları, terimleri, yöntemleri bilmesi, tanıması, hatırlaması ve ezbere söylemesi gibi bilişsel süreçleri kapsar. Terimler,olgular,araç gereçler,alışılar yönelim ve aşamalı dizilerin,sınıflamaların bilgileri ile ölçütler, yöntemler, ilke ve genellemeler, kuramlar ve yapıların bilgisini içerir.

ÖRNEKLER:
Bir öğrencinin matematik dersinde dört işlem bilgisini taşıması.
Felsefe dersinde akımlarla ilgili temel sınıflamaları hatırlama.
Kurtuluş savaşı ile ilgili tarihleri söyleme.
Coğrafya dersinde bölgelerin adını sayma.
Program geliştirme ile ilgili kavramların tanımını bilme.
Kamu yardım programlarının gelişimine yol açan ana eğilimleri bilme.
Kültür kavramı ile ilgili belli başlı kuramları hatırlayabilme.

Kavrama aşaması:

Bilgi düzeyinde kazanılmış kavramların özümsenmesi,kendine mal edilmesi,anlamının yakalanması,yorumlanması,bir durumdan başka bir duruma çevirme,geleceğe yönelik kestirimde (öteleme) bulunma,bilgiyi kendi cümleleriyle ifade etmek gibi süreçleri kapsar. Anlamanın en alt basamağını oluşturur.

ÖRNEKLER:
Türkiye’deki yağış durumuna ilişkin bilgileri grafiğe dönüştürebilme yeteneği.
Nüfus artışıyla ilgili geleceğe dönük çıkarımda bulunabilme.
Anne sütünün yararlarını farklı örneklerle açıklama.
Belirtke tablosunun faydalarını kavrayabilme.
Matematikte kelimelerle ifade edilmiş bir bilgiyi,diğer sembollerle dile getirebilme gücü.
Yabancı bir dilde verilen bir cümleyi Türkçe’ye çevirebilme.
Verilen bir ilkeyi kendi cümleleriyle açıklayabilme.
Verilen bir toplumsal olgunun,gelecekte alabileceği durum hakkında öteleme yaparak, durumu gerekçeleriyle açıklayabilme.
Okuduğu metine uygun bir başlık bulma.

Uygulama aşaması:

Öğrencinin kavrama düzeyindeki öğrenmelerine dayanarak,yeni problemleri çözüme ulaştırması,bilgileri işlemlere uygulaması,hesaplaması,yapıp göstermesi gibi süreçlerden oluşur.yani bir takım soyutlamaları,somut bir biçime dönüştürme,somut olarak yapıp gösterebilme özelliğini içerir.

ÖRNEKLER:
Dört işlemle ilgili bir problemi çözme.
Bilimsel yöntemleri kullanarak ödev hazırlama.
Fizikte kuvvet konusuyla ilgili problemleri çözme.
Tasarlanmış modellere göre bir elbise dikme.
Kadavra üzerinde kas ve kemik çeşitlerini gösterme.
İlk yardım dersinde aldığı bilgileri, spor yaralanmalarında kullanma.
Düzeyine uygun bir metni dil kurallarına uygun olarak okuma.
Yeni öğrendiği İngilizce kelimeleri bir İngiliz’le iletişim kurmak için kullanabilme.

Analiz aşaması:

Parçalara ayırma, parçalar arasındaki ilişkileri bulma, bütünü oluşturan ilke ve kuralları tahlil etme, benzerlik ve farklılıkları ortaya koyma gibi süreçlerden oluşur. Bu aşamada tümden gelim önemlidir.

ÖRNEKLER:
Bir cümleyi doğru olarak öğelerine ayıra bilme.
Çevre kirliliğine yol açan nedenleri ortaya koyma.
Değişmenin olumlu ve olumsuz yönlerini tespit etme.
Aile ve toplum arasındaki ilişkileri belirleyebilme.
Avrupa birliğinin ortaklık ilkelerini belirleyebilme.
Olguları,hipotezlerden ayıra bilme.
Sağlıkla ilgili kuramları uygun başlıklar altında sıralayabilme.
Bir propaganda afişinde yer alan biçim ve örüntüleri fark edebilme.
Giyim atölyesinde kullanılan araçları niteliklerine göre sınıflayabilme.

Sentez aşaması:

Öğeleri,parçaları belli ilişki ve kurallara göre birleştirip,yeni bir bütün oluşturma,özgün fikirlere ulaşabilme. Yeni bir biçime ve formüle kavuşturabilme,yeni şeyler yaratma süreçlerinden oluşur. Üretme, buluş, icat ve yaratıcılık ön plandadır.

ÖRNEKLER:
Bir öğrencinin turizm konusunda özgün bir kompozisyon yazması.
Öğretimde planlama ve değerlendirme dersi ile ilgili yeni bir sınav tekniği hazırlama.
Kültür konusunda orijinal bir makale yazma.
Eğitim sisteminin sorunlarına yeni çözüm önerileri getirebilme.
Deniz kirliliğini önlemek için bir takım projeler tasarlayıp geliştirebilme.
Demokrasinin,insan hayatındaki önemini kendine has bir üslup kullanarak açıklayabilme.
Çeşitli durumlara uygun öğretici fıkralar üretebilme.
İletişim sürecinde kullanılabilecek yeni bir yazı stili icat etme.
Bir matematik problemini çözebilmek için yeni ve kısa bir formül önerebilme.

Değerlendirme aşaması:

Bir ürünü, bir görüşü iç ve dış ölçütlere göre eleştirme, taktir etme sonuç çıkarma, özetleme, destekleme, yargılama, tutarsızlıkları gösterme v.b. süreçlerden oluşur.bir değer biçme standardını kullanma söz konusudur. Bireyin değer hükümlerini kullanması, haklıyı haksızdan ayırt etmesi gibi kazanımları ortaya koyar.

ÖRNEKLER:
Bir çocuk kitabını olması gereken özelliklere göre eleştirebilme.
Kişinin gelişim düzeyine uygun bir yazıyı,makale kurallarına göre değerlendirmesi.
Bir ders yazılım programını belli ölçülere göre yargılama.
Bir tartışmadaki mantıksal yazıları ortaya koyabilme.
Bir sanat eserini,renk uyumu,desen yapısı bakımından taktir edebilme.
İyi bir sınavda bulunması gereken temel ilkeleri tartışabilme.
Sağlık alanında hüküm süren bir takım yanlış inanışları eleştirebilme.
Toplumda kabul gören siyasal felsefeleri, bilimsel kriterlere göre yargılayabilme.
Bir makalede dile getirilen örnekleri, iç tutarlılık açısından yorumlayabilme.
Bir davranışla ilgili olarak ileri sürülen gerekçeleri,haklılık ölçütlerine göre taktir edebilme.
Sosyal bilgiler dersi ile ilgili temel ürün ve süreçleri, belirli ölçütlere göre değerlendirebilme.
Bir müzik parçasındaki söz ve melodi bütünlüğünü taktir edebilme.
Bir kitapta geçen önemli olayları ana hatları ile özetleyebilme.
Yapılan bir inceleme gezisinin yaralı olup olmadığını, gezi planına göre özetleme.

8 Mayıs 2011 Pazar

İş Analizi

George A. Miller
İş Analizi

Öğretim tasarımı sürecinde kullanılan iş analizi, öğrencilerin öğrenme ortamlarında nasıl hareket edeceklerini bildiklerini düşündüğümüz öğrenme sürecini analiz eden ve açıklığa kavuşturan süreçtir.




İş Analizinin Amacı

Kazanımların belirlenmesi,

Öğrencilerin çaba harcayacağı görev ve alt görevlerin ayrıntılı biçimde belirlenmesi ve açıklanması,

Görevi (işi) biçimleyecek olan bilgi türünün (declarative, structural, procedural) belirlenmesi,

Öğretimsel gelişime uygun öğrenme çıktılarının belirlenmesi,

Görevlerin öncelik ve sıralamasının belirlenmesi,

Uygun medya ve öğrenme ortamlarının seçilmesi,

Performans değerlendirme ve değerlendirmenin yapılandırılması.

İş Analizi Nasıl Yapılır?

Jonassen’a göre iş analizi beş farklı fonksiyonu içerir:

Kazanımlara göre işlerin sınıflanması

İş envanteri - işlerin belirlenmesi / işlerin bir listesinin yapılması

İşlerin seçilmesi – işlerin önem sırasına konulması ve öğrenme için eğer yapılacak iş çok ise uygun ya da yapılabilir olanların seçilmesi

İşlerin ayrıştırılması – iş ya da hedef bileşenlerinin tanımlanması ve betimlenmesi

İş ve alt işlerin sıralanması – iş ya da alt işlerin öğrenmeyi destekleyecek şekilde sıralanması.

7 Mayıs 2011 Cumartesi

Öğretim Tararımı Modeli

Geleneksel Tasarım Etkinlikleri

Analiz : -İçerik -Öğrenen
-Öğretim ihtiyacı
-Öğretim hedefleri
Tasarım: -Öğretim hedefleri
-İş analizi
-Ölçüt dayanaklı değerlendirme
Geliştirme: Öğretsel materyallerin geliştirilmesi
Uygulama: -Öğretmen: ileten, yöneten
-Öğrenen: alıcı, kazanan
-Odak: hedefin kazandırılması
Değerlendirme: -Öğrenenin ne bildiği
-Neyi nasıl bildiği


Yapılandırmacı Tasarım Etkinlikleri

Analiz : -Bağlam
-Öğrenen
-Problem tanımlanması
-Anahtar kavramların tanıtılması
Tasarım: -Öğretimsel kazanımlar
-Öğrenme sıralamasının yapılması (grup ve/ya da bireysel)
-Bağlama dayalı değerlendirme
Geliştirme: Öğrenme kaynaklarının yapılandırılması
Uygulama: -Öğretmen: başvurulan, destekleyen
-Öğrenen: yöneten, kontrol eden
-Odak: problem çözme
Uygulama:Öğrenenin nasıl öğrendiği Bilmenin girdisini çıktısını bilmesi

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Bilişsel Alan Hedefleri

Bilgi aşaması:

Bireyin temel kavramları, ilkeleri olayları, terimleri, yöntemleri bilmesi, tanıması, hatırlaması ve ezbere söylemesi gibi bilişsel süreçleri kapsar. Terimler,olgular,araç gereçler,alışılar yönelim ve aşamalı dizilerin,sınıflamaların bilgileri ile ölçütler, yöntemler, ilke ve genellemeler, kuramlar ve yapıların bilgisini içerir.

ÖRNEKLER:
Bir öğrencinin matematik dersinde dört işlem bilgisini taşıması.
Felsefe dersinde akımlarla ilgili temel sınıflamaları hatırlama.
Kurtuluş savaşı ile ilgili tarihleri söyleme.
Coğrafya dersinde bölgelerin adını sayma.
Program geliştirme ile ilgili kavramların tanımını bilme.
Kamu yardım programlarının gelişimine yol açan ana eğilimleri bilme.
Kültür kavramı ile ilgili belli başlı kuramları hatırlayabilme.

Kavrama aşaması:

Bilgi düzeyinde kazanılmış kavramların özümsenmesi,kendine mal edilmesi,anlamının yakalanması,yorumlanması,bir durumdan başka bir duruma çevirme,geleceğe yönelik kestirimde (öteleme) bulunma,bilgiyi kendi cümleleriyle ifade etmek gibi süreçleri kapsar. Anlamanın en alt basamağını oluşturur.

ÖRNEKLER:
Türkiye’deki yağış durumuna ilişkin bilgileri grafiğe dönüştürebilme yeteneği.
Nüfus artışıyla ilgili geleceğe dönük çıkarımda bulunabilme.
Anne sütünün yararlarını farklı örneklerle açıklama.
Belirtke tablosunun faydalarını kavrayabilme.
Matematikte kelimelerle ifade edilmiş bir bilgiyi,diğer sembollerle dile getirebilme gücü.
Yabancı bir dilde verilen bir cümleyi Türkçe’ye çevirebilme.
Verilen bir ilkeyi kendi cümleleriyle açıklayabilme.
Verilen bir toplumsal olgunun,gelecekte alabileceği durum hakkında öteleme yaparak, durumu gerekçeleriyle açıklayabilme.
Okuduğu metine uygun bir başlık bulma.

Uygulama aşaması:

Öğrencinin kavrama düzeyindeki öğrenmelerine dayanarak,yeni problemleri çözüme ulaştırması,bilgileri işlemlere uygulaması,hesaplaması,yapıp göstermesi gibi süreçlerden oluşur.yani bir takım soyutlamaları,somut bir biçime dönüştürme,somut olarak yapıp gösterebilme özelliğini içerir.

ÖRNEKLER:
Dört işlemle ilgili bir problemi çözme.
Bilimsel yöntemleri kullanarak ödev hazırlama.
Fizikte kuvvet konusuyla ilgili problemleri çözme.
Tasarlanmış modellere göre bir elbise dikme.
Kadavra üzerinde kas ve kemik çeşitlerini gösterme.
İlk yardım dersinde aldığı bilgileri, spor yaralanmalarında kullanma.
Düzeyine uygun bir metni dil kurallarına uygun olarak okuma.
Yeni öğrendiği İngilizce kelimeleri bir İngiliz’le iletişim kurmak için kullanabilme.

Analiz aşaması:

Parçalara ayırma, parçalar arasındaki ilişkileri bulma, bütünü oluşturan ilke ve kuralları tahlil etme, benzerlik ve farklılıkları ortaya koyma gibi süreçlerden oluşur. Bu aşamada tümden gelim önemlidir.

ÖRNEKLER:
Bir cümleyi doğru olarak öğelerine ayıra bilme.
Çevre kirliliğine yol açan nedenleri ortaya koyma.
Değişmenin olumlu ve olumsuz yönlerini tespit etme.
Aile ve toplum arasındaki ilişkileri belirleyebilme.
Avrupa birliğinin ortaklık ilkelerini belirleyebilme.
Olguları,hipotezlerden ayıra bilme.
Sağlıkla ilgili kuramları uygun başlıklar altında sıralayabilme.
Bir propaganda afişinde yer alan biçim ve örüntüleri fark edebilme.
Giyim atölyesinde kullanılan araçları niteliklerine göre sınıflayabilme.

Sentez aşaması:

Öğeleri,parçaları belli ilişki ve kurallara göre birleştirip,yeni bir bütün oluşturma,özgün fikirlere ulaşabilme. Yeni bir biçime ve formüle kavuşturabilme,yeni şeyler yaratma süreçlerinden oluşur. Üretme, buluş, icat ve yaratıcılık ön plandadır.

ÖRNEKLER:
Bir öğrencinin turizm konusunda özgün bir kompozisyon yazması.
Öğretimde planlama ve değerlendirme dersi ile ilgili yeni bir sınav tekniği hazırlama.
Kültür konusunda orijinal bir makale yazma.
Eğitim sisteminin sorunlarına yeni çözüm önerileri getirebilme.
Deniz kirliliğini önlemek için bir takım projeler tasarlayıp geliştirebilme.
Demokrasinin,insan hayatındaki önemini kendine has bir üslup kullanarak açıklayabilme.
Çeşitli durumlara uygun öğretici fıkralar üretebilme.
İletişim sürecinde kullanılabilecek yeni bir yazı stili icat etme.
Bir matematik problemini çözebilmek için yeni ve kısa bir formül önerebilme.

Değerlendirme aşaması:

Bir ürünü, bir görüşü iç ve dış ölçütlere göre eleştirme, taktir etme sonuç çıkarma, özetleme, destekleme, yargılama, tutarsızlıkları gösterme v.b. süreçlerden oluşur.bir değer biçme standardını kullanma söz konusudur. Bireyin değer hükümlerini kullanması, haklıyı haksızdan ayırt etmesi gibi kazanımları ortaya koyar.

ÖRNEKLER:
Bir çocuk kitabını olması gereken özelliklere göre eleştirebilme.
Kişinin gelişim düzeyine uygun bir yazıyı,makale kurallarına göre değerlendirmesi.
Bir ders yazılım programını belli ölçülere göre yargılama.
Bir tartışmadaki mantıksal yazıları ortaya koyabilme.
Bir sanat eserini,renk uyumu,desen yapısı bakımından taktir edebilme.
İyi bir sınavda bulunması gereken temel ilkeleri tartışabilme.
Sağlık alanında hüküm süren bir takım yanlış inanışları eleştirebilme.
Toplumda kabul gören siyasal felsefeleri, bilimsel kriterlere göre yargılayabilme.
Bir makalede dile getirilen örnekleri, iç tutarlılık açısından yorumlayabilme.
Bir davranışla ilgili olarak ileri sürülen gerekçeleri,haklılık ölçütlerine göre taktir edebilme.
Sosyal bilgiler dersi ile ilgili temel ürün ve süreçleri, belirli ölçütlere göre değerlendirebilme.
Bir müzik parçasındaki söz ve melodi bütünlüğünü taktir edebilme.
Bir kitapta geçen önemli olayları ana hatları ile özetleyebilme.
Yapılan bir inceleme gezisinin yaralı olup olmadığını, gezi planına göre özetleme.

11 Nisan 2011 Pazartesi

Öğrenen Özellikleri

İnsanlar değişik açılardan birbirlerinden farklılık gösterirler. Öğretim tasarımcısı, öğrenenlerin yetenekleri, ihtiyaçları ve ilgileri konusunda bilgi toplamalıdır. Bu bilgiler, konuların seçilmesi, kazanımların belirlenmesini, konuların nasıl ele alınacağı, öğrenme etkinliklerinin biçimi gibi planlamanın bazı unsurlarını etkilemektedir.
Öğrenenin özellikleri dört ana başlık altında incelenebilir. Bunlar:

Bilişsel özellikler
Fiziksel özellikler
Duyuşsal özellikler
Sosyal özellikler

Bilişsel Özellikler

Genel özellikler
*Genel yetenekler
*Özel yetenekler
*Gelişim dönemi (örn. Piaget’in bilişsel gelişim dönemleri)
*Dilsel gelişim dönemi
*Okuma seviyesi
*Görsel okuryazarlık düzeyi (grafiklerden bilgi çıkarabilme becerisi)
*Bilişsel işleme biçimi (seçilen ve en etkili)
*Bilişsel ve öğrenme stratejileri
*Genel dünya bilgisi
- Daha önceki öğrenmeler

Fiziksel Özellikler

Duyusal algılama
Genel sağlık
Yaş

Duyuşsal Özellikler

İlgiler
Motivasyon
Öğrenmeye karşı motivasyon
Konu alanına karşı tutum
Öğrenmeye karşı tutum
Arabuluculukla ilgili algı ve deneyimleri
Akademik öz-benlik
Kaygı düzeyi
İnançlar
Başarı özellikleri (örn. Kontrol odağı)

Sosyal Özellikler

Akranları ile ilişkileri
Otoriteye karşı hissettikleri
İşbirliği ya da rekabete yönelik eğilimleri
Ahlaki gelişim (örn. Kohlberg’in ahlaki gelişim basamakları)
Sosyoekonomik durum
Etnik durumu
Rol modelleri

Görsel Okur Yazarlık

Günlük hayatımızda insanlarla iletişim kurarken, bir şey anlatırken ya da izlerken hangi yolları kullandığımızı bir düşünün. Genellikle en büyük yardımcımız kelimeler olsa da her şeyi yazarak ya da konuşarak anlatamayabiliriz. Sunu yaparken de öğrendiğimiz gibi, bazen resimler ve semboller birçok kelimeden çok daha çabuk ve anlaşılır şekilde anlatacaklarımızı ifade etmemizi sağlar. Bu gibi durumlarda kullanılması için herkes tarafından kabul edilmiş bazı işaretler vardır. Bu işaretleri kullandığınızda vermek istediğiniz mesaj herkes tarafından anlaşılacak ve size zaman kazandıracaktır. Bu işaretleri bilmeniz aynı zamanda günlük hayatınızı kolaylaştırmak için de gereklidir.
Peki, görsel okuryazarlık nedir?
Görsel okuryazarlık, görsellerden anlam çıkartabilmek ve onları yorumlayabilmektir. Görselleri anlamak günlük hayat içinde çok önemlidir ve hiç ummadığınız durumlarda çok yardımcı olabilir.


Dilinizi bilmediğiniz bir ülkede bile ortak işaretler ve semboller sayesinde
birçok şeyi yapabilirsiniz. Mesela havaalanları yol tabelalarında hep bir uçak resmiyle gösterilir. Bu, o dilde havaalanı sözcüğünü bilmeseniz de hangi yöne gideceğinizi bulmanızı sağlar. Kısacası diyebiliriz ki, görsel dil yazılı dilden çok daha anlaşılır ve etkilidir. Kolayca anlaşılır ve her yerde aynıdır.


Bu işaretlere bir başka örnek olarak da, son zamanlarda televizyonda bir program başlamadan çıkan sembolleri verebiliriz. Bu resimler aslında bize o programın içeriği ile ilgili bilgiler veriyor.

Bu sembol, başlayacak olan programın bütün aile tarafından izlenebileceğini ifade eder. Programın konusu ve görüntüleri açısından her yaş grubuna uygun olduğu anlamına gelir.

ALLAKİ GELİŞİM

KOHLBERG’İN AHLAK GELİŞİM KURAMI

I. Gelenek Öncesi Dönem;

Bu düzeyde kişi iyi-kötü, doğru-yanlış gibi kültürel kural ve değerlere açıktır. Ancak bunları, ceza ödül gibi fiziksel sonuçlarına göre ya da bu kuralları ortaya koyan kimselerin fizik gücüne göre değerlendirir. (Kağıtçıbaşı,1999); Bu düzeyin temel özelliği otoriteye körü körüne bağlılık ve karşılıklı somut bireysel çıkarlara dayalı ilişkidir. “kuvvetli olan kazanır” düşüncesi gerisindeki temel felsefedir.

evre: İtaat ve Ceza Yönelimi:
Bu devrede davranışın sonuçları, o davranışın iyi yada kötü olduğunu tayin eder. Bir davranış cezalandırılıyorsa kötü, cezalandırılmıyorsa iyidir. Cezadan kurtulmak ve yetkiye karşı tam riayet kendi başına değerlidir. Çocuk için büyüklerin sözünden çıkmamak önemlidir, çünkü onlar büyük ve güçlüdür. Başın derde girmemesi önemlidir. Ahlak gelişiminin bu evresindeki bir öğrenci yakalanmadığı sürece kopya çekmeyi doğal bir davranış olarak değerlendirir. Yine bu evredeki bir vergi sorumlusu cezalandırılmaktan kaçındığı için vergisini ödemekte olabilir. Bu ahlaki gelişimin evresinde olan bireyler, davranışları, davranışların fiziksel sonuçlarına göre değerlendirir. Yani 5.000.000 TL. vergi kaçıran bir sorumlunun cezası, 1.000.000 TL. kaçıranınkinden fazla olmalıdır.

evre: Saf Çıkarcı Yönelim:
Doğru davranış, kişinin gereksinmelerini tatmin eden davranıştır. Pragmatik alış-veriş kavramı ( sen bana yardım et, ben sana ederim ), sevgi, bağlılık ve adalet kavramı yerine geçerlidir. Çocuk, ödüllendirilen davranışları yapar, cezalandırılanlardan çekinir. Bu dönemde “doğru” olan şey, diğer insanların ihtiyaçlarını da dikkate alan, somut ve adil karşılıklı alışveriştir. Bu evredeki kişi “ne kadar verirsem o kadar almalıyım” şeklinde bir yargıya sahiptir. Diğer yandan kurallara; kurallar kişinin ihtiyaçlarını karşıladığı sürece uyulur. Bu evredeki bireyin düşüncesine göre kişinin kendi çıkarları ve ihtiyaçları neyi gerektiriyorsa o şekilde davranması gerekir. Bu hak diğer insanlar için de geçerlidir. Diğer insanlarla ilişkilerimizde bu karşılıklı çıkarları gözetmemiz gerekir. Alışverişin adil olması gerekir. Birisi diğerinden fazla veriyor ya da alıyorsa bu yanlış bir durumdur.

II. Geleneksel Dönem

Bu düzeyde, kişinin bir üyesi olduğu ailenin, arkadaş grubunun yada çevrenin beklentileri kendi başına değer taşır. Seçilen referans grubunun doğru kabul ettikleri, çocuğun gözünde de doğrudur. Buradaki tutum sadece sosyal düzen ve beklentilere uymak değil aynı zamanda onlara sadakattir. Mevcut sosyal düzenin korunması ve desteklenmesi ve bu düzenin kurum ve gruplarıyla özdeşleşmek önemlidir. Bu düzey iki devreden oluşur.

evre: İyi Çocuk Eğilimi:
Bu devrede iyi davranış, başkalarını memnun eden, onlara yardımcı olan ya da onlar tarafından takdir edilen davranıştır. Yaygın davranış normlarına uyma ön plandadır. Davranış niyete göre değerlendirilir. ‘İyi niyetli olmak’ önem kazanır. Güven, sadakat, saygı, karşılıklı ilişkilerin devamlılığı ve minnettarlık önem-lidir(21). Doğru, iyi insan olmaktır. Doğru, diğer insanların duyguları ile ilgilenmek, onların beklentilerine cevap vermek ve kurallar doğrultusunda davranmaktır. Doğru davranış, iyi çocuk olma, iyi öğrenci olma, iyi eş olma, iyi anne olma veya baba olma, iyi vatandaş olmadır, doğru davranmanın “iyi olma”nın nedeni çevresinin, kendisi için önemli olan kişilerin onayını alma, onların gözünde iyi olmaktır.

evre: Kanun ve Düzen Eğilimi:
Bu devrede önemli olan, başkalarını memnun edecek davranışlarda bulunmak değil, yerleşmiş kurallar ve sosyal düzeni korumaktır. Doğru davranış, görevini yapmak, otoriteye saygı göstermek, kural ve yasalara uymaktır. Kurulu sosyal düzen eleştirilmeden kabul edilir(21). Kurallara uymanın nedeni, toplumsal sistemin düzenin korunmasıdır. Bunun için de bazı durumlar vicdani değerlerle çatışsa bile, sistem korunmalıdır. “Ya herkes aynı şeyi yaparsa” kaygısı toplumsal düzenin bozulması korkusunu yansıtır.

III. Gelenek Sonrası ( Özerk yada İlkeli) Dönem:

Bu düzeyde geçerliği ve uygulanırlığı olan ahlaki değerleri ve ilkeleri, bunları ortaya koyan grup yada kişilerin yetkilerinden ve kişinin bu gruplarla özdeşleşmesinden bağımsız olarak tanımlama çabası görülür. İlk düzeyde otorite kişinin tamamen dışındadır. İkinci düzeyde kişi otoriteyi içselleştirmiştir, ancak sorgulamaz. Bu üçüncü düzeyde ise kişisel otorite oluşur. Kişi kendi seçtiği, üzerinde düşündüğü ahlak ilkelerine göre yargılarda bulunur. Bu düzeyde de 2 devre vardır.

evre: Kontrat ve Yasaya Uygunluk Yönelimi:
Bu devrede doğru davranış, insan hakları ve toplum yararı gözetilerek toplum tarafından incelenip kabul edilmiş ilkelere uygun davranıştır. Bireyin fikir ve değerlerinde farklılıklar gösterdiği bu devrede, görüş birliğine varma teknikleri önemsenir. Ancak doğru ve yanlışın kişisel değer sorunu olduğu da kabul edilir. Yasal görüş kabul edilmekle birlikte, topluma daha fazla yarar sağlayabilmek için yasaların değişebileceğine inanır. Bireysel farklılıklar gözetilir ve doğal karşılanır. Her birey kendi tercihlerini yapma hakkına sahiptir. Doğru, toplumun temel hak ve değerlerini, temel hukuk kurallarını, grubun kanunları ile çelişse bile korumaktır. Doğru, insanların farklı düşünce ve değerleri taşıyabileceklerini bilerek, bu göreceli değerleri korumaktır. Yaşama, özgürlük gibi temel insan hak ve özgürlüklerini, çoğunluğun görüşüne ters düşse bile korumaktır. Yasalara, üzerinde çoğunluğun anlaştığı toplumsal bir anlaşma olduğu için uymak gerekir. Bu düzeydeki ahlak gelişimine göre çoğunluk anlaşarak, azınlıkta kalanların temel haklarına zarar verecek kanunlar yapamazlar. Bunun için, yasalar kılı kırk yararak hazırlanmalıdır.

evre: Evrensel Ahlak İlkeleri Eğilimi:
Bu en yüksek devrede doğru ve yanlış, sosyal düzenin yasa ve kurallarıyla değil, kişinin kendi vicdanıyla ve kendi geliştirdiği ahlak ilkeleriyle tanımlanır. Bu ilkeler somut ahlak kuralları olmayıp genel soyut ilkelerdir. Bunlar, evrensel adalet ilkelerini, insan haklarını ve insana saygıyı içerebilirler.

Kohlberg’e göre ahlak gelişimi bu sıralamada oluşur, çünkü her devrede bir önceki devrede erişilen ahlak gelişiminin bir sentezinin yapılması ve onun ilerisine erişilmesidir. Ancak, her birey 6. devreye kadar çıka-mayabilir. Hatta Kohlberg’in araştırmalarına göre yetişkin bireylerin çoğu 4. devrede kalır.


Görsel Okur Yazarlık
Günlük hayatımızda insanlarla iletişim kurarken, bir şey anlatırken ya da izlerken hangi yolları kullandığımızı bir düşünün. Genellikle en büyük yardımcımız kelimeler olsa da her şeyi yazarak ya da konuşarak anlatamayabiliriz. Sunu yaparken de öğrendiğimiz gibi, bazen resimler ve semboller birçok kelimeden çok daha çabuk ve anlaşılır şekilde anlatacaklarımızı ifade etmemizi sağlar. Bu gibi durumlarda kullanılması için herkes tarafından kabul edilmiş bazı işaretler vardır. Bu işaretleri kullandığınızda vermek istediğiniz mesaj herkes tarafından anlaşılacak ve size zaman kazandıracaktır. Bu işaretleri bilmeniz aynı zamanda günlük hayatınızı kolaylaştırmak için de gereklidir.
Peki, görsel okuryazarlık nedir?
Görsel okuryazarlık, görsellerden anlam çıkartabilmek ve onları yorumlayabilmektir. Görselleri anlamak günlük hayat içinde çok önemlidir ve hiç ummadığınız durumlarda çok yardımcı olabilir.


Dilinizi bilmediğiniz bir ülkede bile ortak işaretler ve semboller sayesinde
birçok şeyi yapabilirsiniz. Mesela havaalanları yol tabelalarında hep bir uçak resmiyle gösterilir. Bu, o dilde havaalanı sözcüğünü bilmeseniz de hangi yöne gideceğinizi bulmanızı sağlar. Kısacası diyebiliriz ki, görsel dil yazılı dilden çok daha anlaşılır ve etkilidir. Kolayca anlaşılır ve her yerde aynıdır.


Bu işaretlere bir başka örnek olarak da, son zamanlarda televizyonda bir program başlamadan çıkan sembolleri verebiliriz. Bu resimler aslında bize o programın içeriği ile ilgili bilgiler veriyor